Arabalar vizir vizir. Direksiyonda koca, yaninda esi, arkada çocuklar. Suratlar asik. Konusmak yok ki, gülüsmek olsun. Sanki cenazeden geliyorlar. Degil. Görev basindalar. Görev: Çoluk çocuk gezdirilecek. Kadinin ''Bizimle ilgilenmiyorsun'' yakinmalarina karsi ''Al iste, bu ilgilenmek degil de nedir?!'' denmis olunacak. Her hafta ayni yere yemege gidilecek, büyük alisveris merkezlerine mutlaka ugranilacak. Gün boyu cep telefonu kapali tutulacak. Eger varsa ki çogunlukla vardir, sevgiliye bir ara mesaj gönderilecek. Misal, kadin çocuga çisini yaptirirken ya da kabinde kiyafet denerken. Bu arada çaktirmadan etraftaki çitirlara bakilacak. Pazartesi sabahi iple çekilecek. Yasasin özgürlük! Ilk is, sevgili aranacak. Isyerindeki kizlarla kahkahali sohbetler edilecek.
**********
Yaz tatili.
Ailecek bir tatil köyüne gidilecek. Tatil boyunca yan yana ayni saatlerde ayni seyler yapilacak. Açik büfe kahvaltilar edilecek, havuz basinda güneslenilecek, Adam kizlari, kadin kocasini gözetleyecek..
Suratlar illaki asik olacak. Küs gibi ama ayni zamanda yapisik gibi yasanacak. Cep telefonu tabii ki kapali olacak; ara sira mesaj var mi diye bakilacak. Dönüs günü iple çekilecek. Yasasin özgürlük!Ilk is, sevgili aranacak. Isyerindeki kizlarla kahkahali sohbetler edilecek.
**********
Ve bu durumdaki binlerce insanin beraberligine ''Evlilik''denecek. Tatsiz degil mi? Peki kim ister böyle olmasini? Hiç kimse. Ama sebep olan biri var. Kadin. Genellikle. Hepsi degil tabii. Sözüm kendisine evliligin disinda yasam alani yaratan, esine de bu firsati veren kadinlara degil. Ölüm ayirana kadar kiç kiça yasamaya ant içmis olanlara. Kocayi ilkokul müsameresindeki kavalyesi gibi görenlere. Hani her figürün elele yapildigi...
Sinemaya beraber gidilecek. Alisverise beraber çikilacak. Illaki beraber uyunacak. Bütün programlar ikili olarak tasarlanacak, ancak bu hususta kocaya hiç danisilmayacak, ona sadece yer ve zaman bildirilecek. Ayrica, arkadaslar kadinin seçtigi evli çiftlerden olusacak. Erkekler esleri vasitasiyla tanisip metazori kaynasmis olacaklar. Adam eve yorgun argin gelirmis, Oraya degil de suraya gitmek istermis, Falancalarla degil de, filancalarla olmak istermis, Isten basini aldigi bir tek pazar günü varmis, o gün belki de aksama kadar uyumak ya da balik tutmak veya televizyon seyretmek istermis, Hiç umursanmayacak.
***********
Sözü edilen sinifa giren kadinlar! Lütfen kocanizin gögsündeki kil olmaktan vazgeçin! Hatta kil bile sizin kadar israrci degil; bir gün lavaboya, küvete, yataga, oraya buraya düsüp gidiyor. Simdi ''Kocam kendi istiyor böyle olmasini'' diyenler olacak. Inanmayin kocaniza. Size yüzü tutmuyor olabilir. Arkanizdan "Boguluyorum'' dedigini
kulaklarimla duydum. Benden size tavsiye, biraz sizi özlemesine izin verin. ''Bu pazar evde kalip kitap okuyacagim, sen de istedigini yap'' deyiverin mesela. Bir kerecik sasirtin adami. Kus mu bu adam avucunuzda sikmaktan vazgeçtiginiz an uçup gitsin? Hem sıkıyorsunuz da ne oluyor, gördünüz iste, siz kabindeyken yapti yapacagini.
En önemlisi, sizin de ihtiyaciniz yok mu bir parça özgürlüge? E, ne bu hal öyleyse? Pek mi hosunuza gidiyor adamin suratsizligi? ANLAYIN ARTIK....
PAKİZE SUDA...
Dokuz on beş…
-
Eksik bıraktıkların var hayatta, mesela lokmaların yarım. Hani belki yarım
kalmış cümlelerin var. Yutkunamayanların coğrafyasında. Eksik kalmışlar var
cep...
11 yıl önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder