İşte tam bu şehirden,şu caddeden,o sokaktan geçti içimizdeki yabancı.İnsanlar konuşurken hep kendilerini bir maskenin altından gösterdiler diğerlerine.Açamadılar kapılarını,gösteremediler kendilerini.
Globalleşme diğer adıyla medeniyet,uzaklaştırdı insanları benliklerinden.İnkâr eder oldu insanoğlu özünü;olduğu gibi değil de olmak istediği gibi sundu kendisini çevresine.
Zayıflar,güçlüymüş gibi görünmeye çalışırken,insanlar da onlardan büyüleniyordu. Çirkinler,çirkinliğini göstermemeye çalışırken boyalarla,ne kadar çirkinleştiklerinin farkına varamadılar bir türlü.Gözlerini kapatıp karanlığa alışınca,bir daha açmak istemediler.Karanlığı aydınlık sandılar hep.
Ve en önemlisi geliş amacını unuttu.Neden dünyaya geldiğini,neden yaşadığını,nereye gittiğini unuttu.Tüm bu soruları unutup;"nasıl rahat yaşarım?" sorusunun cevabını aradı.Nitekim de buldu.Parayı,gücü,zorbalığı kullanarak yaşamayı bir hüner zannettiler.
Kendimizi bir kitabın kapağı yerine koyabiliriz.Çünkü insanlar,sadece görünümümüze yani kapağımıza baktılar.İçini deşelemeye gerek duymadılar görünüme önem verdiler.kapak güzelse her şeyi güzel,kapak çirkinse kapak içi de kötüdür sandı insanlar.Bir etmenden hemen karar verdiler kısacası tekten tüme varım yaptık.
Dokuz on beş…
-
Eksik bıraktıkların var hayatta, mesela lokmaların yarım. Hani belki yarım
kalmış cümlelerin var. Yutkunamayanların coğrafyasında. Eksik kalmışlar var
cep...
11 yıl önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder